Kişisel Gelişim Sektörü

Kişisel Gelişim Sektörü başlığı altındaki çok sayıda kitap, VCD, seminer ve kurs, talebi çok fazla olan bir sektör haline gelmiştir. Şu anda yılda 10 milyar dolar ciro yapan devasa bir pazar oluşturmuş durumdadır. Yüzlerce kitap son 10 yılda hepimizin hayatını mükemmelleştirmek için kitapçıların raflarında ardı ardına yerini aldı. Kişisel Gelişim Kitapları;  Kişisel Gelişim kursları; bu konuda ahkam kesen ‘guru’lar; ve yaşam koçları izledi… Hepsi ‘söylediğimi yaparsan istediğin her şeyi elde edebilirsin’ mesajını büyük bir güvenle vererek şahane bir hayat vaat ediyorlar. 

Kişisel Gelişim alanındaki bütün eserler; kişinin kendini, sürekli eksik ve güvensiz hissetmeden, hedeflerine ve hayallerine ulaşmaya, tatmin olmaya çalışan; ne istediğini, ne yapacağını bilmeyen ve çözümü bulmak isteyen yol gösterici ve akıl verici olan kitaplarda çare arayan günümüz insanının bir yansıması haline geliyor.

Modern toplum için artık sürekli gelişen bu alana, karşı sesler de yükselmeye başladı. Çok sayıda yazar, psikolog ..vb. ‘kişisel gelişim’ akımının insanlar için yarar değil, zarar getirdiği söylüyor ve bunu da yüksek sesle dile getiriyorlar. İngiliz sosyolog Prof. Frank Furedi ‘Therapy Culture / Terapi Kültürü’ adlı kitabında kişisel gelişim çılgınlığının bizleri ‘düşünme yetisinden yoksun, odun kafalı bir topluma dönüştürdüğünü, popüler psikoloji olarak adlandırılan bu tür yaklaşımların insanlar üzerinde uyuşturucu bir etki yarattığını’ söylüyor.

Bir başka sert tepki ise ABD’li yazar Steve Salerno’nun ‘Sham: How The Self-Help Movement Made America Helpless / Yalan: Kişisel Gelişim Hareketi Amerika’yı Nasıl Çaresizleştirdi’ kitabında vücut buluyor.

Salerno “Bu yaklaşımlar öncelikle bizleri yetersiz, sorunlu hissettirip ardından da dediklerini yaparsak mükemmel olabileceğimiz umudunu veriyor. Kişisel gelişim saçmalığı yüzünden kendimizi yenilmez varlıklar olarak görmeye cesaretlendiriliyoruz. Sınırsız şeyi başarabileceğimize inandırılıyoruz. Ancak bu kitaplardaki tavsiyelere uyup da hayatları beklediği gibi mükemmel olmayanlar haliyle büyük bir hayal kırıklığıyla karşılaşıyor, yıkılmaya mahkum oluyorlar” seklinde yorumlar yapıyor. Kitaplara ulaşma, okuduğunu anlama şansı olan, eğitim düzeyi yüksek, üst gelir sınıfına ait insanlar için bu kitapların büyük bir zararı yok. Olan alt sınıflara oluyor; çünkü, bu insanların kitaplar yüzünden umutsuz hayallere kapılıp sonrasında ağır depresyonlara girme şansı yüksek.

Psikolojik açıdan şu bir gerçek: bir insanın yolunu çizmesi için, sosyal, kültürel ve ekonomik durumuyla bağlantılı bir kişisel gelişim süreci içinde çaba sarf etmesi, kuşkusuz o kişiye başarı getirir. Ama ‘kalbimden isteyeyim, evren bana mutluluk, para, şöhret getirsin’ diye bir şey yok. Şu ana kadar kişisel gelişim kitaplarıyla hayatlarında çok olumlu değişimleri yaşayan insanlarla karşılaştım. Kişisel gelişim, kişisel başarı kitapları ile bilinçsiz bir şekilde hayatlarındaki boşlukları doldurmaya çalışan insanların hayatlarında hayal kırıklığı yaşaması çok doğaldır.

Kişisel gelişim kitaplarını okuduktan sonra ‘ben düşünüyorum ve öyleyse istediklerim olur’ diyerek sadece çok az kısmına odaklanıyoruz; oysa, kişisel gelişim, kişisel başarı kitaplarının hiç biri bize mükemmelliği garanti etmez. Sadece o konuda bize çözüm yolları verirler. Sadece çalışmamız ve gerekli çabayı sarfetmeliyiz (gerekli bedeli ödemeliyiz). Mesela; çok zengin olmak isteyen bir kişi öncelikle bir model bulmalı, en az o model kadar çalışmalı yani, bedel ödemeli ki; o kişi kadar zengin olabilsin. Kısacası, “yatarak sadece tavuklar başarıya ulaşır” Aklını kullanarak kişisel gelişim kitapları okursan çok faydalı olur. Bugün ne yapacağını bilemez bir toplum var karşımızda ve bu kişisel gelişim sektöründeki sahte kişisel gelişim uzmanları insanları güzel bir şekilde söğüşlüyorlar. Bu konuya da dikkat edilmelidir. Öncelikle, Kişisel Gelişim alanında alacağınız seminerleri veren uzmanları araştırmalısınız, ve çok dikkat etmelisiniz; çünkü, ortalıkta çok fazla sahte kişisel gelişim uzmanı var. Paranızı, zamanızı, en önemlisi de umutlarınızı, bu kişilerin çalmasına izin vermeyin.