a) Yersiz çıkışlar ve usulsüz eleştiriler: çoğunlukla kendisini ilgilendirmediği halde beklenmedik bir zamanda yapılan kaba, kıncı, sert konuşma, yersiz çıkıştır.
Başkalarına ait düşüncelere ve yargılara her zaman katılma gibi bir zorunluluk yoktur. Bununla birlikte katılmadığımız fikirlerle ilgili eleştirileri de söylemenin bir yolu, usulü vardır. Sıra gözetilmeden, saygısız bir üslupla, kaba sözlerle yapılacak eleştiri elbette konuşma kurallarını bilen, aydın bir insanın sergileyeceği tavır değildir. Kendimize yapılmasını istemediğimiz bir üsluptaki konuşmadan mümkün olduğunca uzak durmak bir ölçü olarak alınabilir.
b) Bencillik: Sürekli olarak kendi nefsini ön planda tutan, hemen her işte kendi çıkarları doğrultusunda hareket eden, hep ben kelimesiyle kendinden bahsetmek isteyen kişilerin ortaya koyduğu davranış şeklidir.
c) Övünmek: Kişinin kendisinin diğer insanlardan farklı ve üstün yönlerini ön pla..na çıkarmaya çalışması, övünmektir. Konuşma, başkalarına övünmek ya da başkaları tarafından övülmek düşüncesiyle yapılmamalıdır. "Ali'nin boyu kısadır." demenin "Ben ondan uzunum." anlamına geleceği de unutulmamalıdır.
d) Dedikodu yapmak: Basit ruhlu insanların eğlencesi olan dedikodu, konusu kınama ya da çekiştirme olan konuşmadır. Dedikoducu kişiler, birinin arkasından konuşarak onu kötülemeye çalışırlar, kınarlar, kendilerinin öyle olmadığını anlatmaya çalışırlar. Fakat bu arada konuştukları kişiye "Bak ben senin yanında falancayı nasıl çekiştiriyorsam, seni de başkasına öyle çekiştiririm." mesajını verdiklerini her zaman unuturlar.
e) Şahsileştirmek: Tartışmalarda daha çok karşılaştığımız; kişiliğini öne çıkarmak zaman zaman tartışılan düşüncenin doğruluğunu yanlışlığını bir kenara bırakarak tartışmayı sen - ben kavgasına dönüştürmektir. Herkesin kendine göre bir takım meziyetleri vardır. Tartışmada önemli olan savunulan tezin doğruluğu veya yanlışlığı hakkında bir fıkir yürütmektir. Kişilerin özel durumlarına saldırıda bulunarak kendince galip gelme anlayışıyla bu yönde konuşmalar yapmak bir davranış yanlışıdır. Dinleyicilerin de tepkisine yol açar.
f) Kesin konuşmak: Daha ziyade başkalarının düşüncelerine saygı duymayan, kendi düşüncesini -doğru veya yanlış- kabul ettirmeye çalışan, kestirip atma alışkanlığında olan, hoş görüye tahammülü olmayan kişilerin ortaya koyduğu davranış yanlışlarından biri de kesin konuşmaktır. Özellikle tam olarak bilinmeyen konular hakkında bu anlayışla fikirler yürütmek, haberler vermek, zaman zaman kişiyi yalancı durumuna da düşürür. Mesela, 'Türkçe Sözlük'ün son baskısında 95.000 kelime vardı:" cümlesine ilave edilecek "zannedersem, yanılmıyorsam, herhalde" gibi bir kelime, kişiyi yanlış bilgi vermekten. yalancı durumuna düşmekten kurtaracaktır.
g) Sert tonda konuşmak: Kişinin birilerine karşı kendini daima güçlü, haklı, kabadayı göstermek ister gibi bir anlayışla, hemen her zaman sert bir ses tonuyla tehdit eder gibi konuşması da davranışla ilgili yanlışlıklardan biridir. Yanlış bir düşünce ne kadar kaba sert bir üslupla söylenirse söylensin doğru olamaz, kişiyi haklı çıkaramaz. Sadece, kişinin ne kadar kaba birisi olduğunu göstermeye yarar.
-ALINTI- Diksiyon(KONUŞMAYI ETKİLEYEN DAVRANIŞ HATALARI - 2) ---------------------------------------------------------------------------- (kişisel gelişim,diksiyon çalışmaları, hitabet sanatı, diksiyon güzel konuşma, diksiyon dersi, güzel söz söyleme hitabet sanatı, diksiyon kurslari, diksiyon eğitimi, hitabet sanati, diksiyon, güzel konuşma ve diksiyon, diksiyon dersleri, diksiyon kursu, diksiyon kursları, diksiyon konuşma, kişisel başarı)